“Tarım Sektörünü Çökertme Hızınıza Yetişemiyoruz!”

İyi Parti Kalkınma Politikaları İlçe Başkan Yardımcısı Cafer Çalışkan, Ticaret Bakanlığı tarafından dökme zeytinyağı ihracatına getirilen sınırlama ile ayçiçeği ve kanola yağındaki gümrük vergisinin sıfırlanmasına tepki göstererek, basın açıklamasında bulundu.

Dökme zeytinyağı ihracatına sınırlama getirilmesi ile ayçiçeği ve kanola yağlarındaki gümrük vergisinin sıfırlanması nedeniyle basın açıklamasında bulunan İyi Parti Kalkınma Politikaları İlçe Başkan Yardımcısı Cafer Çalışkan, “Tarım sektörünü çökertme hızınıza yetişemiyoruz” diyerek şu ifadelere yer verdi;

“Diyoruz, yönetemiyorsunuz diye! Diyoruz, anlamıyorsunuz diye! Diyoruz, bu işler böyle olmaz; politikanız yok diye! Taş olsa ayaklanır, ama siz ve çok becerikli Tarım Bakanınız elinde sopa, bulmuş gariban çiftçiyi, kafasına kafasına vurup duruyor. Sanki sarayın sopası mübarek!

Yaz başından beri önce karpuz üreticisini dövdünüz. Soğan ve patatesi es geçer misiniz hiç: Geçmediniz. Araya Sarımsak’ı sıkıştırdınız. Yetmedi; turunçgil üreticisine sopa gösterdiniz. Durmadınız; pamuk çiftçisine, sanayicisine yöneldiniz. Arada yumurta, süt, et’i de unutmadınız tabii. Baktınız ithalat sopası az geldi şimdi de ihracat sopası mı icat ettiniz? Bi yavaş be kardeşim. Yetişemiyoruz; çiftçiyi, tarım sektörünü çökertme hızınıza.

Vay efendim ülkenin sıvı yağ açığı varmış ve dünya da bu krizi yaşıyormuş! Günaydın. Bu ürünler tarladan kalkalı 6 ay oldu; şimdi mi aklınız başınıza geldi? Yoksa sıvı yağ açığımız bu sene mi meydana geldi? Yıllardır bu ülkenin sıvı yağ açığı yok muydu? Yıllardır uzmanlar ayçiçeği, mısır, pamuk, kanola gibi yağ bitkilerinin ekilişlerini artırmalıyız demiyor mu? Daha 3-4 yıl önce Mısır üretimini hafifçe destekleyince üretim arttı diye anında cezayı kesmediniz mi? Ne yaptınız 19 yıldır bu üretimleri artırmak için? Ya da ne kadar artırdınız? Talep fazla iken ve yeterlilik durumu hala neden %60’larda?

Anavatanı Anadolu olan Zeytin’den, zeytin üreticisinden, sanayicisinden ne istediniz? Sabah kalktık “dökme zeytinyağı” ihracatını durdurduk deyince; sanayiciye sordunuz mu? Senin satış bağlantıların ne olacak dediniz mi? İç piyasada aynı fiyata ve aynı dönemde alacağız dediniz mi? Kaybettiğin müşteriyi gelecek yıl ben bulurum, bulamazsam paranı veririm dediniz mi?

Avrupa Birliğinden Tunus’un 57 bin, Cezayir ve Fas’ın 5 bin ton kota aldığı yerde ancak 100 ton kota alabildiğimiz muhataplarımıza bunu nasıl izah edeceğimizi düşündünüz mü? 2007 yılında ton fiyatı 650 $ iken 5 TL/kg olan zeytinyağı ihracat desteğini 1,6 TL/kg yaparken verdiğiniz zarar yetmedi mi?

Son beş yılda zeytin ağacı sayısı sürekli artarken, 2,2 milyon ton olan zeytin üretiminin neden 1,3 milyon ton’lara düştüğünü hangi gözlükle izlediniz? Anadolu’dan giden fidanlarla İspanya dünya zeytinyağı sektörünün %55’ine

nasıl hükmediyor baktınız mı? Mesela; hiç ihracat kısıtlaması yapmış mı?

Gerçekten yettiniz artık. Sırada ne var; hangi ürün var mesela? Bir aya kalmaz ekim sezonu gelen Pirinç’te ithalat sopası olabilir mi bu? Besilik dana ithalatını açarak kurban bayramındaki besicileri mi gözünüze kestirdiniz mesela? Hani dünya rekoru kırmıştınız Sığır varlığında?

Bakın bilmediğiniz bir şey daha var: O hani nasıl olsa bir şekilde ikna ederiz dediğiniz çiftçi var ya, öyle bir burnundan soluyor ki basacak tokadı haberiniz olsun”

Haber: Elçin YÜZÜAK